MUHABBET KUŞUM '' PAŞA ''

Bir cumartesi günü eşimin anlık hareketi ile aldığı ''bak kimi getirdim demesi '' ve benim muhabbet kuşu korkum olduğu için gerek var mıydı dememle başlayan bir hikaye..

İlk defa bir evcil hayvan ile aynı evde yaşamaya başladım. Neden daha önce bizimle aynı ortamı paylaşması için eyleme geçmemişim ki diye düşündüm en başından beri. Muhabbet kuşu fobim olduğu için Paşa eve geldiği ilk hafta tek odada kapısı kapalı halde eşimin yardımıyla bizimle aynı ortamı farklı zaman dilimlerinde paylaştı. İlerleyen zamanlarda o öyle kafeste kapalı kaldıkça ben ruhsal olarak daraldım. Bir sabah kapüşonlu ceketimi giydim ve kolumu uzattım. Gel dememle Paşanın koluma konması anlık oldu. İçimdeki heyecanla eşime gösterme isteğiyle doldum. Başlarda yemini suyunu bile değiştirirken acaba benı ısırır mı bir yerime konar mı korkusu ile adım atarken şimdilerde özgürce uçtuğunu hem de benimle aynı ortamda uçtuğunu görmek çok iyi hissettiriyor ve fobi ile uğraşanların kurdukları cümleyi kuruyorum. Ben senden mi korktum?
 
Peki korkumu nasıl yendim? Alanım gereği teorik olarak bildiğim fobi ile mücadelede kullanılan : Sistematik duyarsızlaştırma yöntemini kullandım. Başlarda bunu bu yöntemi kullanayım bilinci ile yapmadım. Daha sonra bu yaptığımın sistematik duyarsızlaştırma olduğunu fark ettim. En başında bu korku ile başa çıkmam gerektiğini kabul ederek harekete geçtim. Korkularımın üzerine gitmem gerekiyordu. Ya şimdi ya da hiç. Neden şimdi çünkü korku nesnesi gerçek ve benimle aynı ortamda bulunması bulunmaz bir fırsat. İlk önce derin nefes alıp gevşedim. Uzaktan yakına doğru kuşa doğru adım attım. Başta kuşun hangi özelliğinin beni korkuttuğunu keşfettim. Ardından aşamalı olarak muhabbet kuşu ile aynı ortamı paylaşmaya başladım. Başlarda kalbim yerinden çıkacak gibi atsa da yavaş yavaş o hisse maruz kalarak korkumun üzerine gittim. Biliyorum ki o korkunun üzerine ben gitmez isem kimse bana yardım edemez. Önce koluma kondu sonraları kendisi gelip başıma kondu. Bazen ben ismi ile seslendikçe yanıma geldi ama şu anda kendi kendine göz teması kurup ya da terlik sesinden benim geldiğimi anlayarak ses çıkarıp dikkat çekmeye başlaması çok güzel bir hismiş. Paşanın tırnaklarının tenimi değişik hissettirişi ve gagalıyor olmasından dolayı hala kapüşonlu ceket ile olsa da muhabbet kuşunun seni sevdiğini, sesinden seni tanıdığını, bir sürü insanın içinden senin omzuna konduğunu görmek tarifsiz bir his. 

Bir canlının sorumluluğunu almayı onu her yönü ile yavaş yavaş tanımaktan geçtiğini Paşa ile daha iyi anladım. 

En önemlisi de evcil hayvan besleyenlerin neden beslediğini anlamış oldum:
Her koşulda en iyi arkadaş.
Ne kadar yıl bizimle olursun bilmiyorum ama iyi ki geldin girdin hayatıma. İyi ki varsın Paşa. Seni çok seviyorum. 

Paşa : 20 Ocak 2023 15.20 
Mavi gri kanat erkek muhabbet kuşu. 
Evimize geldiği gün 4 aylıktı. 


 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar